Bay Klein, BasePeak’i neden kurdunuz? Belirli bir durum mu vardı, özel bir eylem ihtiyacı hissettiniz mi?
Üniversite eğitimim sırasında her şey, kendi sunucularımızda barındırdığımız açık kaynak çözümleri temelinde iş akışlarının otomasyonu üzerineydi. İlk işimden sonra birkaç yıl boyunca serbest olarak çeşitli şirketler ve kamu kurumlarıyla çalıştım ve fark ettim ki, kamu bulutuna kolay bir şekilde yönelmek, sizi diğer büyük şirketlere bağımlı hale getirebiliyor. Oysaki her zaman kendi başına çalıştırabileceğiniz, kurulmuş, iyi bakımı yapılmış ve halka açık birçok yazılım var. Ancak genellikle personel eksikliği veya güvenlik ve ölçeklenebilirlik endişeleri nedeniyle bu yazılımlar kullanılmıyor.
BasePeak ile amacımız, açık kaynak yazılımların güçlü yönlerini bileşenlerin akıllıca kombinasyonu ile ortaya çıkarmak. Böylece Almanya veya AB sınırları içinde kamu yönetimine ve Alman KOBİ’lerine, YZ sistemlerini ve bulut tabanlı çalışma ortamlarını tamamen bağımsız şekilde işletme imkânı sunabiliyoruz. Bu sayede, veri gizliliği ile ilgili bilgileri güvenle kullanabileceğiniz, performanstan veya kullanılabilirlikten ödün vermeden global uygulamalara alternatifler ortaya çıkıyor.
Bir şirket veya kamu kurumu genellikle hangi tipik zorluklarla size geliyor?
Özellikle kamu kurumlarının çok yüksek veri gizliliği gereksinimleri var. Bu, YZ çözümlerinin uygulanması alanında büyük bir sorun oluşturuyor. Büyük YZ sağlayıcılarında, potansiyel olarak her giriş izlenebilir veya YZ modellerinin eğitimi için kullanılabilir. Çoğu zaman buna karşı çıkılabiliyor, ama kimse tam olarak güvenli hissetmiyor. Neyse ki Avrupa ve Almanya’da model sağlayıcıları da mevcut. Bazı durumlarda güvenlik ve bağımsızlık ihtiyacı o kadar büyük oluyor ki, yalnızca kendi bilgisayarlarında çalışan bir yazılım şartları karşılayabiliyor.
Bizim çözümümüz her seviyede çalışıyor: Tam otomatik olarak yönetilen Alman bulut ortamımızda veya doğrudan kendi sunucularınızda, belediye BT hizmet sağlayıcısında veya belediye binasının bodrum katında. Kullanılacak olan YZ modeli dış kaynaklı mı yoksa dahili, kendi işletilen model mi olacağı tamamen müşterinin kararına bağlı. Altyapının işletim sistemi seviyesinden son kullanıcı için sohbet arayüzüne kadar tüm kurulumu biz sunuyoruz.
Bulut çözümlerinin yanı sıra, odak noktanız özellikle bulut tabanlı çalışma ortamları ve yapay zekâdır. Peki, sözde bir YZ ajanı ne yapar, müşterilerinize nasıl destek olur?
‘YZ Ajanı’ terimi uzman dünyasında oldukça fazla kullanılıyor ve tartışmalı. Bizim anlayışımıza göre bir YZ ajanı, sistem talimatı (system prompt) ve kullanıcı girdisi (prompt) ile özerk şekilde hareket edebilen ve bir görevi yerine getirebilen bir sistemdir. Bu süreçte YZ, veri tabanları, internet veya kurumsal yazılımlar gibi araçlara başvurabilir ve insan etkileşimi ile ya da insan müdahalesi olmadan sonuç üretebilir.
YZ ajanları, hedefe yönelik ve birden fazla adımda problemleri çözebilir ve önceki sonuçları “hafızasına” alabilir. Örneğin, ülkemizdeki yabancılar dairesi için geliştirdiğimiz basit bir ajan şöyle çalışıyor: Çalışanlara bireysel dosyaların ilk değerlendirmesinde destek sağlıyor. Gelen bir talep için ilgili yasaları bağımsız şekilde araştırıyor, talebin karşılanması için hangi şartların önemli olduğunu tespit ediyor, ardından başvuran kişinin dosyasını inceliyor ve talebin karşılanıp karşılanamayacağı veya ek bilgi gerekip gerekmediği konusunda bir değerlendirme sunuyor.
Elbette böyle kritik uygulamalarda insan değerlendirmesi hâlâ çok önemli. Buradaki önemli nokta, net tanımlanmış iş akışlarının YZ destekli bir iş akışına dönüştürülebilmesi ve YZ’nin insana asistanlık yapabilmesidir.
BasePeak, ‘NRW Startup Destek Paketi’ ile destekleniyor ve jüri “gerçek bir girişimci DNA’sı” diyor. Bir fikirden prototipe ve pazara hazır ürüne geçiş nasıl başarıyor?
Pazara hazır ürüne giden yolda, doğrudan pazara kendimizi açıyoruz. Şanslıyız ki Dormagen şehri ile yakın iş birliği içinde çalışabiliyor ve Dormagen ile Neuss Ekonomik Kalkınma Ajansı’nın desteklerinden faydalanabiliyoruz. Bu sayede, bir kamu kurumu ile doğrudan birlikte çalışarak YZ altyapısı gereksinimlerini belirleyebiliyor ve böyle bir platformun yerel olarak uygulanmasındaki engelleri tespit edebiliyoruz.
Çoğu kamu kurumunda – ve birçok şirkette – benzer sorunlar ve iyileştirme potansiyeli olduğundan, platformumuzun ölçeklenebilirlik etkisinden faydalanıyoruz. Yani Dormagen Yabancılar Dairesi’nde kullanılan YZ ajanı, büyük ölçüde olduğu gibi diğer belediyelerde de kullanılabilir. Fikrimiz ve vizyonumuz, doğrudan hedef kitlemiz tarafından doğrulanıyor ve onların bireysel ihtiyaçlarına göre şekillendiriliyor.
NRW’deki Startup ekosistemini, destek programları, araştırma, yetenekler ve ağ kurma açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?
Dormagen ve Neuss Ekonomik Kalkınma Ajansı ofisleri ile Startercenter NRW’nin bize buradaki harika destekleri için çok minnettarım. Ayrıca Köln ve Düsseldorf gibi büyük şehirlere çok yakın konumdayız ve çevremiz birçok mükemmel yükseköğretim kurumu ile çevrili – bu, ağ kurma, yetenek arayışı ve çeşitli destek programları açısından çok iyi bir temel oluşturuyor.
NRW genelinde ‘GovTech’ gibi Startup ve şirketlere yönelik ağ oluşturma etkinlikleri bolca mevcut. Bunu sosyal medyaya bakarak bile görmek mümkün. Ayrıca NRW eyaletinin birçok destek programını ve özellikle Ren Bölgesi’ndeki dönüşüm programlarını tanıdım ve yakında bizim de bunlarla başarılı olacağımıza inanıyorum.